Gülşen-i Gönül: Gönlün Gül Bahçesi
Yaşam akışında en çok unuttuğumuz, ihmal ettiğimiz şey kendimize duyduğumuz sevgi ve şefkattir. Ailemizi, arkadaşlarımızı, çevremizdekileri mutlu etmeye çalışırken kendi gönlümüzü ihmal ederiz; görmezden geliriz. Oysa içimizde sevgiyle dolu bir bahçe var. Ona ilgiyle, şefkatle yaklaştığımızda mis kokulu çiçekler açmaya başlar. Gülşen-i Gönül, bu bahçeyi hatırlamak; bahçemize gömdüğümüz hazineyi yeniden  bulmak için bir davettir.

Sevgi İçten Dışa Yayılır
Sevgi, başkalarına sunmadan önce kendimize sunduğumuz, aslında doğuştan sahip olduğumuz ancak çeşitli sebeplerle üzerine örtüler örttüğümüz ışığımızdır. Işığın yeniden parlayabilmesi için üzerindeki örtüleri kaldırmamız gerekir. İçerisi yeterince aydınlık değilse, dışarıdan gelen ışık bizi tatmin etmeyecektir. Zira dış dünyada aradığımız sevgiyi ancak kendi içimizde keşfettiğimizde gerçek mutluluğu ve huzuru bulmuş oluruz.

Kendine Sevgiyle Yaklaşmak Nasıl Mümkün Olur?
Elbette kendimize karşı farkındalıkla yaklaşarak…

Kendine Karşı Nazik ve Anlayışlı Ol
Bazen en acımasız sözleri kendimize karşı rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Bahçemizdeki gülleri soldurabiliyoruz.
“Hata yapmamalıyım.”, Daha iyi olmalıyım.”,” Zaten tüm bunlar benim başıma gelir.” gibi düşünceler zihnimizi ele geçirir. Kendimize karşı zorbalığın sınır tanımaz hali içinde oluruz..  Halbuki bir arkadaşımız üzgün, kaygılı olduğunda ona zorbalık etmeyiz. Sevecen ve anlayışlı oluruz; kendimize de aynı anlayışla ve sevecenlikle yaklaşmayı deneyebiliriz.
Kendine şu cümleleri söylemeyi dene:

  • “Elimden gelenin en iyisini yapıyorum ve bu yeterli.”
  • “Hata yapmak her insanın ortak noktası, hata yapabilirim.”
  • "Her koşulda ve durumda kendime değer veriyorum.”

Ruhunu ve Bedenini Besle
Sevgi sadece sözlerle değil, eylemlerle de kendini gösterir. Kendine iyi bakmak, bedenine ve ruhuna ihtiyacı olan özeni ve ilgiyi göstermek öz sevginin en güçlü işaretlerindendir.
  • Bedenine sevgiyle yaklaş: Yorgun düşene kadar bedenini zorlamak yerine dinlenmesine izin ver. Kendine zaman ayır, bir fincan sevdiğin bir içeceği tadına vararak iç, sevdiğin bir müziği dinle, gökyüzünü izle; sana ne iyi geliyorsa onu yapmayı dene.
  • Ruhunla Bağlantıda Kal: Bizler sadece etten kemikten var olmuş maddi varlıklar değiliz. Aynı zamanda manevi varlıklarız. Bunun bilincinde olmak yaşamımızın dönüştürücü gücüdür. Meditasyon, dua, ibadet, yoga, sevgi, şefkat, iyilik eylemleri gibi çalışmalarla ruhumuzu besleyebiliriz.
  • Duygularına Alan Aç: Üzgün olduğunda bu duygunu yok sayma, bastırma, “Şu an çok üzgünüm.”, de ve duygunu hissederken kendine karşı anlayışlı ol. Yok saydığın, görmezden geldiğin her duygu kendisini sana farklı yollarla gösterecektir. Baş etmesi zor duyguları hazmetmeyi öğrenmek; fiziksel ve ruhsal sağlığımız için iyileştirici olacaktır.

İçindeki Çocuğu Hatırla: Kendini sınırlamadan özgürce şarkı söyle, dans et, ağaca  sarıl, olanca gücünle çığlık at. Harika değil mi!

Gülün Şifasını Kendine Sun
Gül, yüzyıllardır hem fiziksel hem ruhsal olarak şifa veren en kadim çiçeklerden biridir. Gülün kokusu gönlü açar, zihni sakinleştirir, sevgi ve şefkat hissini güçlendirir. Günlük ritüellerine gülü dahil ederek bu hissi doyasıya yaşayabilirsin.

Gülşen-i Gönül Meditasyonu: Bu meditasyon gönlünü sevgiyle, şefkatle, merhametle şifalandırmak için.

Sadece kendinizle kalabileceğiniz sessiz bir ortam tercih edin. Çalışmanız esnasında gül yağı kullanarak şifa çalışmanızı derinleştirebilirsiniz.

Gözlerini nazikçe kapat. Bedenindeki bütün nefesi boşalt. Şimdi yavaş ve derin bir nefes al, aldığın nefes pelvik tabanından başlayarak yavaş yavaş köprücük  kemiklerine kadar ilerlesin ve nefes aldığın sürenin iki katı kadar sürede nefesini ağzından ver. Üç kez bunu tekrarla.

Şimdi avuç içlerini üst üste kalp merkezinin  üzerine koy ve gönlüne derin nefes al. Bak bakalım gönlünün gül bahçesi sana ne söylüyor. İhmal ettiğin, unuttuğun neler var orada. Gönül bahçene derin nefesler almaya devam et. Her nefesle  kapılarının katman katman açılmasına izin ver. Bırak kendini gül bahçesinin en tenha köşelerine, sevginin en saf halini en derin halini hisset orada. Sar yaralarını kırgınlıklarını, kaç kez kırılmış kaç kez katılaşmış olursa olsun ışığı hiç sönmedi gönlünün. Derin bir nefes al; her nefes ile ışığının daha çok parladığını, sıcaklığının seni içten dışa doğru sardığını hayal et. Sevginle, şefkatinle, merhametinle besle gönlünü. Orası senin gerçek evin, mabedin.

Şimdi derin bir nefes al gönlüne ve şükret hissedebildiğin her şeye.

Aynada Kendine Sevgiyle Bak
Ayna karşısına geçip kendimize sevgiyle bakmak belki de zor olabilir. Kaçımız aynaya bakarken saçına, yüzüne değil de doğrudan gözlerine bakmıştır şimdiye dek. İç dünyamızın pencereleridir gözlerimiz. Bakışlarımız, gönlümüzün derinlerinden gelen elçilerdir. Oradan haber getirir bizlere, eğer iyi okuyabilirsek bakışlarımızı aşkın en güzel halini yaşayabiliriz.

Sevginin Kaynağı Sensin 
Dışarıdan gelecek sevgiyi beklemek yerine, kendini sevmeye başladığında içindeki ışığın nasıl parladığını fark edeceksin. Hatırla, sevginin en saf en güzel hali içten dışa yayılandır. 

Sevgiyle, şefkatle, merhametle kalın, gönül bahçeniz her dem gül koksun!